Vebal Günü 24 Mayıs!

Ortalık sus pus olmuş. Olup bitenlerle ilgili ağızlara kilit vurulmuş. Sebepsiz işten kovulanların feryatları/figanları umursanmaz olmuş, duyulmaz olmuş, sorun ne sorumlu kim belli değil. Tam bir metazori işler silsilesi ile ekmeksiz, aşsız bırakılmış insanlar. Peki, ne olacak, kim hesap soracak, kim hesap verecek?

Biri hesap sormalı, biri nedenlerini açıklamalı.

THY’de işten atılanların yangını henüz sönmedi. Ahmet Bolat’a hükümetin en üst düzeyinde ulaşanlara verilen cevap “ İcra komitesi kararı”. Üç kelimelik bir açıklama. İçeriği dolu değil, sebepsiz işten atmanın bir gerekçesi olmalı!

SGK sistemine gönderilen iş akdi fesih bildiriminde “sebepsiz” deniyor.

Vicdansızlık, bir insanı işsiz bırakmanın ne anlama geldiğini taş yüreklilerin anlayacağını düşünemem. Ama çok fena şüphelerim var. Bu şüphe üzerine araştırmalarım devam ediyor. Şuna emin olun ki bir ajan sisteminin var olduğu net olarak görülüyor.

Örneğin servis araçlarının içinde kameralar var ama ses kayıtları da alındığı iddia ediliyor. Ses kaydı almak, gizlice insanları dinlemek kanunen doğru değil.

Öte yandan kabinde ve kokpitte de dinlemeler yapıldığı ifade ediliyor. Yani çalışanların konuşmaları dinleniyor.

Bir başka iddia da  bazı ajanların yönetimi, iktidarı kötülüyormuş gibi konuşup sonra aynı görüşü paylaşanları fişledikleri, ses kaydı aldıkları ifade ediliyor. Bunları ne iğrenç şeyler. FETÖvari davranışlar.

Şimdi vebal ödeme zamanı. 24 Mayıs Cuma günü THY genel kurulu var. Üzgünüm ki anacığımın hastalığı nedeniyle şehir dışında bulunuyorum. O genel kurula katılıp, sizlerin haklarını, haksız yere atılmalarınızın hesabını sormak istiyordum.

Ancak en küçük bir iyileşme sürecinde bu genel kurula katılmak için can atıyorum. Lakin katılamazsam tıpkı benim gibi o hesabı soracak olan yazarımız Bilal Yıldız var. Emin olun benden daha fazla soru soracak ve biz o soruların cevaplarını alacağız.

Evet, Bilal Yıldız işten atılmaların hesabını soracak. THY’de yaşanan tüm olumsuzlukları bir bir masaya getirecek ve THY yönetiminden hesap soracak. Bunu bir yazar olarak değil, hissedar olacak yapacak.

İşten atılmalarla ilgili Binali Yıldırım’ı aradım. Hatta Cumhurbaşkanımızdan da randevu istedim. Binali bey durumla ilgili “seçimi kaybettirenlerin başında geliyor” dedi THY için. Üzerine de ekledi “bürokrasi de öyle” dedi.

Ahmet Bolat, ben buradan sorayım. İçinizde az biraz insanlık var ise neden işten attığınızı açıklayacaksınız, açıklamalısınız.

Aksi taktirde bu günah senin Ahmet Bolat.

Ve diğer günah sahipleri;

THY Genel Müdürü Bilal Ekşi, sessizlik senin karakterin midir? Günaha ortaksın…

Murat Şeker, bu günah aynı zamanda senindir.

Mecit Eş, sadece imzacı noter misin? Neden sessizsin? Hatta soralım sesini duyan oldu mu?

Ramazan Sarı, Cumhurbaşkanının, Reisin gözü kulağı sensin orada? Görevini yaptın mı? Sayın Cumhurbaşkanına bilgi verdin mi? Vermediysen bu günah senin de boynunun borcudur!

Hüseyin Keskin, THY’de yanlışlar oluyor. Yönetim kurulu üyesi olarak sessiz mi kalacaksınız? Günaha ortak oldunuz!

Melih Şükrü Ecertaş; en bilinen Ak Partili arkadaş. Bari siz reise söylediniz mi, haber gönderdiniz mi? Günah nedir bilir misiniz?

Şekib Agvadiç; varlığınız, yokluğunuz belli değil. İmzacı noter misiniz?

Ve

Fatmanur Altun, siz de annesiniz ve sizin de çocuklarınız var. Bir babanın, bir annenin işsiz kalması nedir bilir misiniz? Günaha ortaksınız!